Vali Aziz Yıldırım İklim ve Afetlere Dirençli Şehirler Projesi Toplantısına Katıldı

Vali Aziz Yıldırım İklim ve Afetlere Dirençli Şehirler Projesi Toplantısına Katıldı

Vali Aziz Yıldırım, Yahya Kemal Beyatlı Kültür Merkezi’nde düzenlenen İklim ve Afetlere Dirençli Şehirler Projesi Toplantısına katıldı.

Toplantı saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşımızın okunması ile başladı. Ardından Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Hizmetler Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Banu Behram Kuran bir konuşma yaptı.

Daire Başkanı Kuran konuşmasında şu ifadeler yer verdi: “Kentlerimizi afetlere karşı dirençli hale getirmek Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Hizmetleri Genel Müdürlüğü olarak bizim de en öncelikli vazifemizdir. Bu kapsamda Tekirdağ ilimizin de aralarında bulunduğu 5 ilimizde afetlere karşı dirençliliği arttırmak amacıyla İklim ve Afetlere Dirençli Şehirler Projemizi en kısa sürede başlatmayı hedefliyoruz. Dünya Bankası kredisi aracılığıyla yürütülecek olan projemiz kapsamında belirlenen İstanbul, İzmir, Manisa, Kahramanmaraş ve Tekirdağ illerinde yer alan riskli yapılardaki hak sahiplerine uygun maliyetli finansman sağlayarak bu yapıları, depremlere ve iklim değişikliğine karşı dayanıklı yapılara dönüştürmeyi hedeflemekteyiz. Bu proje ile hem riskli yapıların dönüşümünü hem de kentlerimizde sağlıklı, güvenli ve yaşanılabilir çevreler oluşturulmasını sağlayacağız. Çeşitli kriterlerle seçilen proje illerimizde çok daha geniş bir tabana finansman erişimi sağlayarak yaklaşık 10.000 konutun kentsel dönüşümünü gerçekleştirmeyi ve ülkemize ve dünyaya örnek teşkil edecek bir dönüşümü vatandaşlarımızla el ele vererek hayata geçirmeyi hedeflemekteyiz.”

Ardından konuşan Vali Yıldırım; “Bugünkü toplantının yapılma sebebini oluşturan bir durum var hepinizin bildiği gibi. 6 Şubat’ta meydana gelen büyük deprem. Türkiye coğrafyası itibariyle afetlere açık, özellikle depreme açık bir arazi yapısı üzerinde. Bununla mücadele etmek diye bir şey söz konusu olamaz. Olsa olsa bununla barışık yaşamayı öğrenmek mecburiyetindeyiz. Dünyadaki bütün afetlerin neredeyse %10’u Japonya’da meydana geliyor. Zaten deprem dediğimizde Japonya ilk akla gelen ülke oluyor. Ama onlar buna alışık yaşamayı öğrenmişler. Gerek şehirleri oluşturdukları yerleri gerekse binalarını tamamen mühendislik hesaplamaları üzerine yapmışlar. Bunu bizde yapabiliriz. Eğer şehirlerimizi düzgün araziler üzerine kurarsak veya elimizdeki araziyi nerelerini bina yapacağız, nerelerini açık alan olarak bırakacağız, nerelerini yeşil alan olarak değerlendireceğiz. Bunları eğer doğru planlarsak bu afetlerle barışık yaşayabiliriz. Öyle arzu ediyorum ki, bu depremler bizlere daha doğruyu yapabilmek için bir ders olsun. Çünkü 1999’daki depremde özellikle Kocaeli, Sakarya, Düzce, Yalova’nın bir kısmı çok ciddi hasar gördü. Ben o depremlerde 6 ayı aşkın bir süre görev yaptım. Kahramanmaraş merkezli depremler o depremden çok daha büyük, çok daha geniş bir alanda yaşandı. Yaklaşık Almanya büyüklüğü kadar bir alanda. Yıkıcılığı çok daha şiddetli. Ama bunlara her zaman hazırlıklı olmamız lazım. Orada da gördük ki eğer binamızı doğru yere yapmışsak, ikinci olarak binamızı doğru yapmışsak en azından içinden vefat çıkmadı. Binalar hasar da görse de içinden insanlar sağlam olarak rahatlıkla çıkabildiler dışarıya.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımızın oluşturduğu güzel bir proje. İnşallah tez zamanda bunları yapabiliriz. Ne zaman deprem olacağını bilmiyoruz. Bizi ilgilendiren konu depremin ne zaman olacağı değil, binaların sağlamlığı. Mühendislik hesaplarına göre yapılıp yapılmadığı. Eğer bunu yaparsak rahatlıkla başımızı yastığımıza koyabiliriz.

Bir İstanbul depreminden bahsediliyor, İstanbul depremi aynı zamanda Tekirdağ depremi. Bunu hiçbir zaman aklımızdan çıkarmayalım. Bu konuda belediyelerimize çok iş düşüyor. Şehrin ne tarafa kurulacağı, ne tarafa doğru genişleyeceğine dair planlama belediyelerimizin elinde. Nerelerin yeşil alan yapılacağı nerede kaç katlı binalar dikileceği yine belediyelerin yapmış oldukları imar planları ile belirleniyor. Gerek jeoloji mühendisliği açısından gerek inşaat mühendisliği açısından çok dikkatli davranarak imar planlarını yapması ve projeleri buna göre kabul edip ya da reddetmesi gerekiyor. Bunları yapabildiğimiz zaman şehirlerimiz afetlere dirençli, afetlere dayanıklı, afetlerden korkmayan şehirler haline gelecektir. “ dedi.

Vali Yıldırım konuşmasının ardından toplantı istişare ve soru-cevap bölümü ile devam etti.

Toplantıya Vali Aziz Yıldırım’ın yanı sıra Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Hizmetler Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Banu Behram Kuran, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü Kaan Sinan Tohumcu, Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Hacıoğlu, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı yetkileri katıldı.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.